Huysuz İhtiyar
Oğuz Aral
Kelebek Yayınları
Mart 1998 (1. basım)
159 sayfa
Oğuz Aral'ın üç tane Huysuz İhtiyar kitabı var, ikinci ve üçüncü kitapları olan Bana Bir Tarzanlığı Bile Çok Gördüler ve Her Rakının Bir Cini Vardır'ı yıllaaaar önce alıp defalarca okumuştum. Fakat gerçekten defalarca. Kitap okumaya daha fazla vakit ayırabildiğim o güzel yıllarda sevdiğim kitapları tekrar tekrar okuyordum. Oğuz Aral'ın kitapları da özellikle yemek yerken okumayı sevdiğim kitaplardandı. Neyse... Üç kitaplık dizinin ikisini bu kadar sevmeme rağmen ilk kitap olan Huysuz İhtiyar bende yoktu çünkü hiçbir yerde bulamıyordum. Geçenlerde Instagram'da Öykü Sahaf'ta (@oyku_sahaf) gördüm, hemen aldım!
Kitap, Oğuz Aral'ın Hürriyet Pazar'daki köşesinde yayımlanan yazılarının derlemesi, aralara karikatürlerinden de serpiştirmişler. Silivrili Erol Usta ve oğlu Mustafa, "Bekir'in itleri," kızı ve yabancı damadı... Gündelik hayatından olayları abartmalar ve süslemelerle anlatıyor.
Ben ırk, din, milliyet farkı gözetmeyen biriyimdir. Gözetenleri de sevmem. Sınırların kalkacağı, ulusların tek bir Dünya Devleti bayrağı altında birleşeceği bir yaşam düşlerim hep.
Ama neden ve nasıl oluyor bilemiyorum, yurt dışına çıktığımın 3. günü azılı bir milliyetçi kesiliyorum. Gittiğim ülkenin halkından "Bu gavur milleti!" diye söz etmeye başlıyorum. Neredeyse parmaklarımla kurt işareti yapıp öyle dolaşacağım sokaklarda... Bu nedenle kızımın Denver'deki düğünü epey kanlı geçmişti. Hatırladıkça hâlâ yüzüm kızarıyor.
Daha ne söylesem bilemiyorum, kitap hakkında anlatacak çok şey yok ama yazmadan geçmek de istemedim. Oğuz Aral'ı okuyanların bilenlerin aşina olduğunu düşündüğüm tarzı ve mizahıyla yazılmış bütün kitap. Cildi parçalanıyor, o kötü. Şimdi Yüzyılın En İyi Bilimkurgu Öyküleri'ni okuyorum ama epey yavaş ilerliyorum. Bitirebildiğimde hemen yazacağım :)